Özdağ’ın duruşması 10 Eylül’e ertelendi

İSTANBUL (İGFA) – Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu Genel Başkan Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın hukuka aykırı şekilde Silivri Cezaevi’nde tutulduğunu belirterek, “Bugün ortada olmayan bir dava görüldü. Genel Başkanımız, ‘Kaçma şüphesi ve delilleri karartma’ iddialarıyla buraya getirildi, ancak bu iddialar doldurulamadı. Geçen yılki Kayseri olaylarındaki tweet’lerine dayanılarak tutuklu” dedi.

Duruşmada Özdağ’ın Türk tarihini anlattığını ve vatanın 250 bin dolar karşılığında vatandaşlık verilerek satıldığını vurguladığını aktaran Şehirlioğlu, “Bugün bir tiyatro oynandı, duruşma 10 Eylül’e ertelendi. Genel Başkanımız ‘Ben cumhurbaşkanlığı makamına hakaret etmem, devlet terbiyem var’ dedi, ama karşı tarafın avukatları ısrarla bu davayı hakaret davası olarak gördü” diye ekledi.

Genel Başkan Vekilimiz Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu ve Parti Sözcümüz Azmi Karamahmutoğlu, Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın "Cumhurbaşkanına Hakaret" suçundan yargılandığı davanın 10 Eylül 2025 tarihine ertelenmesinin ardından Çağlayan Adliyesi önünde açıklamalarda bulundu. pic.twitter.com/AJTFqgRY8Y

— Zafer Partisi (@zaferpartisi) April 29, 2025

Parti Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu ise, bugünkü davanın Özdağ’ın Antalya’daki konuşmasından dolayı açıldığını, asıl tutukluluk nedeninin ise “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla Kayseri dosyasından kaynaklandığını belirtti.

Karamahmutoğlu, “Sayın Özdağ mükemmel bir savunma yaptı. Erdoğan’ın AKP Genel Başkanı ve Başbakanlık dönemine yönelik eleştirileri hakaret olarak alındı. Bu dava, Özdağ’ın siyasallaşmış yargı marifetiyle susturulmasıdır” dedi. Duruşmanın 10 Eylül’e ertelenmesini, AKP’nin PKK ile yürüttüğü pazarlık sürecine bağlayan Karamahmutoğlu, “Bu süreç sonbahara kadar uzayacak, o yüzden dava bu tarihe atıldı. Ancak 11 Haziran’daki Kayseri davasında tutuksuz yargılama bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Şehirlioğlu, Türk adaletine güvenmek istediklerini vurgulayarak, “11 Haziran’da tüm arkadaşlarımızı davamızda görmek istiyoruz. Ne mutlu Türk’üm diyene!” diyerek açıklamayı sonlandırdı.